Son günlerde gündemi oldukça meşgul eden, hastanede çalışan
ATT ve paramediklerin 112 ASH kadrolarına alınması ile ilgili kararda henüz bir
sonuca varılamamıştır. Bunun idari nedenleri ile ilgili ortaya atılan bir sürü
dedikoduya -geçici- kulak tıkayarak, 112de yıllarca görev yapmış ve şuan
hastanede çalışmakta olan birisi olarak düşüncelerimi ifade etmek istiyorum.
Gecenin bir yarısı, bilmediğin insanların evinde, acil
yardıma ihtiyacı olan birisine yardım etmek 112de çalışmanın en güzel
yanlarından biridir, şüphesiz. Peki, şuan 112 ekiplerinin müdahale ettiği
insanlardan kaç tanesi, gerçekten 112ye ihtiyacı olan vaka profilidir? Göreve
başladığım ilk yıllarda doğum vakalarına bile gönderilmeyen 112 ambulansları,
bugün o kadar gereksiz vakalarla meşgul edilmektedir ki…
Gelelim bizler açısından ‘hastanede çalışmak mı yoksa 112de
çalışmak mı?’ sorusuna. Her ATT ve paramediğin gönlünde elbette; acil
müdahaleye ihtiyacı olana, Hızır gibi yetişip olay yerindeki tüm riskleri
anında değerlendirip hasta/yaralıya en kısa sürede gerekli acil tıbbi
müdahaleyi sunarak, ambulans sürüş tekniklerine uygun bir şekilde, en uygun
hastaneye yetişmenin heyecanı vardır. Yani
geceyi aydınlatan Zühre gibi parlayan Cankurtaran’da hayat kurtarmaya
koşmaktır, gayemiz.
Peki, sistem buna şuan ki koşullarda müsait midir? Son bir
yılda kaç kişi kardiyoversiyon yapmıştır? Kaç vakaya damaryolu dışında bir
girişimde bulunulmuştur? Ya da en son nöbetinde elinde bavuluyla beklemeyen kaç
vakaya gittin, ey meslektaşım?
Hastaneyi seçmemdeki en büyük etkenlerden birisi; kıl
dönmesi sonucu özel hastanede ameliyat olan bir hastayı, KKM’nin emri ile 112
acil yardım ambulansına alarak kontrol amaçlı özel hastaneye götürmemdir. Acil olsun ya da olmasın sağlık sorunları ile
ilgili her türlü durumda devletin, vatandaşına hizmet etmesini savunanlardan
olduğumun altını çizerek, konuyu politik açıdan değil mesleki açıdan
eleştirmekteyim.
Sistemsel hataların düzeltilmesi elbette çalışanların
katkıları ve idarenin yetkisi ile olacaktır. Altın Ambulans Sağlık Ödülleri’nin düzenlenmesi bu açıdan son
derece yerindedir. Zira bu organizasyonda, acil sağlık hizmeti görevinde sahada
yer alanlar ile karar merciinde olan bakanlık bir araya getirilerek hizmet
sunumunda yaşanılan olağanüstü başarı örneklerine, çaresizlik ve çare olmak
için canını ortaya koyanların hikayelerine yer verilmektedir.
Bu yıl ikincisi düzenlenen Altın Ambulans Ödüllerindeki
gecede, kulise biraz kulak kabarttığımda anladığım şu ki; Bakanlık hastanede çalışan ATT ve paramedikleri 112ye alma konusunda
kararlı. Oysa ATT ve paramediklerin mesleki açıdan gelişebilmelerindeki en
önemli yerlerden biri de, hastane acil servisleridir. Yaklaşık 10 yıl 112de
çalıştıktan sonra hastaneye geçen birisi olarak bunu rahatlıkla söyleyebilirim.
Meslektaşlarıma, el becerileri ve acil tıbbi bilgilerin pratiğinde körelmemek
için bir yıllığına da olsa hastane acil servislerinde görev almalarını tavsiye
ederim.
112 sevgisinin sadece dilinde olmadığını, kalbindeki 112
aşkını, samimiyetini yazıya dökmüş, yazdıkları roman olmuş bir paramedik
olarak, hastanede çalışan ATT ve paramediklerin, 112ye alınması ile ilgili
çalışma yapanlardan ricam; mesleki alan
tercihlerine dayatma getirmek yerine atama bekleyen binlerce ATT ve paramediğe
kadro verin!
(Yayın Tarihi: 04.04.2015)
Diğer Yazıları Gör:
Yorumlar
Yorum Gönder