Kahramanlık Mitinden Öte: Profesyonel Bir Disiplin Olarak Acil Sağlık
Toplumumuzda acil sağlık çalışanlarına bakış açısı genellikle yoğun bir minnet duygusu ve duygusal bir hayranlıkla şekillenir. Sıkça duyduğumuz "Bu iş bir gönül işidir" cümlesi, mesleğimize duyulan saygının bir ifadesi olsa da teknik ve profesyonel gerçekliği tam olarak yansıtmamaktadır.
Açıkça ifade etmeliyim ki; acil sağlık hizmetleri bir gönül işi değil, yüksek sorumluluk, bilgi ve donanım gerektiren profesyonel bir meslektir.
Elbette işimizi etik kurallar çerçevesinde, doğru ve eksiksiz yapmanın verdiği manevi huzur ve mesleki tatmin tarifsizdir. Ancak bu manevi tatmin, yaptığımız görevin bir "gönüllülük faaliyeti" olduğu ya da duygusal reflekslerle yönetilebileceği anlamına gelmez.
Yanlış Anlaşılan Kahramanlık
Zaman zaman basında ve sosyal medyada önümüze düşen bazı kareler var: Kurtarma ekipmanları, sedyeler ve teknik donanım mevcut olmasına rağmen, hasta ya da yaralıları sırtlarında taşıyan paramedik fotoğrafları... Bu kareler genellikle "İşte Can Kurtaran Kahramanlar", "Fedakar Sağlıkçılar" manşetleriyle servis ediliyor.
Ben ise bu görüntüleri, mesleğimiz adına üzülerek ve endişeyle takip ediyorum.
Çünkü bu tür durumlar, mesleğimizin ciddiyetine, iş güvenliği prensiplerine ve profesyonelliğine gölge düşürmektedir. Bizler kahramanlar değiliz; bizler, kaosun ortasında hayat kurtaran kritik kararları vermek üzere eğitim almış, soğukkanlı profesyonel sağlık çalışanlarıyız.
Risk Yönetimi mi, Kişisel Fedakarlık mı?
Bizim görevimiz; en güncel bilimsel protokoller çerçevesinde, hastanın güvenliğini ve sağlığını maksimum düzeyde koruyacak şekilde, işimizin gerektirdiği ekipmanlarla çalışmaktır.
Bir hastayı sedye ile güvenli bir şekilde nakletmek varken sırtta taşımak, hem hasta güvenliğini hem de personelin fiziksel sağlığını tehlikeye atan bir risktir.
Kahramanlık anlatıları, genellikle risk yönetimi yerine kişisel fedakarlığı ön plana çıkarır.
Oysa biz profesyoneller, en iyi klinik sonucu almak için en az riski almayı, en güvenli yolu seçmeyi hedefleriz. Duygusallıkla yapılan "aşırı" hareketler değil, protokollere uygun yapılan "doğru" müdahaleler hayat kurtarır.
İyi Niyet Değil, Kanıta Dayalı Acil Sağlık Hizmeti
İnsanların bizi takdir etmesi, zor zamanlarında yanlarında olduğumuz için minnet duyması elbette çok kıymetlidir. Ancak sahada yaptığımız iş, alkışlanacak bir kahramanlık gösterisi değil, milimetrik hassasiyetle ve titizlikle uygulanması gereken profesyonel bir kurtarma operasyonudur.
Acil sağlık hizmetlerinde tedaviler ve müdahaleler "iyi niyetle" değil, kanıtlanmış tıbbi protokollere göre yapılır.
Unutulmamalıdır ki bu iş bir meslektir. İşini doğru yapmanın verdiği gönül rahatlığı çok başka bir şeydir; ancak işin temeli bilime, tekniğe ve profesyonelliğe dayanır.
Acil sağlık hizmetlerinin geleceği; kişisel kahramanlık hikayelerinde değil, standartları yükseltilmiş, donanımı tam ve kurallara bağlı profesyonel yaklaşımlarda yatmaktadır.
***
Not: Bu yazı, Habip GOSTAK tarafından kaleme alınmış olup kaynak göstermek koşulu ile farklı platformlarda yayınlanabilir.

Yorumlar
Yorum Gönder