Ana içeriğe atla

Acil Yardım Ambulanslarında 2 ATT Çalışabilir Mi?


2005 yılında, 5371 Sayılı Kanun ile Acil Tıp Teknisyenlerine (ATT), acil durumlarda ve belirli şartlarda hastaya müdahale yetkisi verilirken, 2014 yılında kabul edilen 6514 Sayılı Kanun ile bu yetki kaldırılmaktadır.

Ancak ilgili yönetmeliklerle bununla ilgili bir düzenleme yapılmamaktadır.

Mevcut yönetmeliklerde acil yardım ambulanslarında, belirtilen sertifikaları almak koşulu ile hekim ve paramedik bulunmayan ambulanslarda ATT’lerin çalışabileceği ifade edilmektedir. Fakat bu ifade, Kanun’a aykırıdır (1)

Bu yazımda bu konuya bir açıklık getirmek istiyorum.

2005 yılında 5371 Sayılı Kanun ile sağlık alanındaki birçok kanunda değişiklik yapıldı. Bunlardan birisi de Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun’daki değişikliktir. Kanun’un 3’üncü maddesinin, ikinci fıkrasına şu ifadenin eklendiği görülmektedir: ‘Acil tıbbi yardım ve bakım ile sınırlı kalmak ve Sağlık Bakanlığınca çıkarılacak yönetmeliğinde belirtilmek kaydıyla, acil tıp teknikerleri ile acil tıp teknisyenleri hastaya müdahale edebilir, bu hususta lazım gelen iş ve işlemleri yapabilirler. (…)’(5371 Sayılı Kanun, Madde:7) (2).

Yapılan bu değişiklik ile Paramedik ve ATT’lere hastaya müdahale etme yetkisi verilmektedir.

Kanunda yapılan bu düzenleme, aynı zamanda ilgili yönetmelikler ile pekiştirilir. 2000 yılında, acil sağlık hizmetlerinin yurt genelinde sevk ve idaresine dair bütün kuralları içeren Acil Sağlık Hizmetleri Yönetmeliği yayınlanır (3)

Bu Yönetmelik’te 2007 yılında yapılan değişikliklerden birisi de paramedik ve ATT’lere verilen yetki ile alakalıdır. 

Yönetmeliğin 28’inci maddesinde: ‘Ambulans ve acil bakım teknikerleri ile acil tıp teknisyenleri, acil sağlık hizmetlerinde acil tıbbi yardım ve bakım ile sınırlı kalmak kaydıyla, Bakanlıkça belirlenen sertifikalı eğitim programlarını tamamlamak suretiyle hastaya müdahale ve bu hususta lazım gelen iş ve eylemleri yapabilirler’ ifadesine yer verilmektedir (4).

Ayrıca, 2006 yılında yayınlanan Ambulanslar ve Acil Sağlık Araçları ile Ambulans Hizmetleri Yönetmeliği’nde bu hususun altını çizen düzenlemeler mevcuttur (5). Yönetmelik’te, acil yardım ambulanslarında en az bir hekim ve/veya paramedik olmak üzere en az üç personelin görev yapması gerektiğine dair ifadelere yer verilmektedir. Aralık 2007’de yapılan değişiklikte ise ‘ve/veya’ yerine ‘veya’ ifadesinin kullanıldığı görülmektedir (6).

Düzenlemede, 7.12.2006 tarihli ve 26369 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Ambulanslar ve Acil Sağlık Araçları ile Ambulans Hizmetleri Yönetmeliği’nin 7’nci maddesinin birinci fıkrası şu şekilde değiştirilmiştir: ‘Acil yardım ambulanslarında en az üç personelden oluşan bir ekip görev yapar. Ekipte en az bir hekim veya ambulans ve acil bakım teknikeri, bir sağlık personeli ile bir şoför bulunur.’ Dolayısıyla bu düzenlemeden, acil yardım ambulanslarında; hekim yerine paramedik olmasının yeterli olduğu ya da hekim bulunmayan ambulanslarda paramedik bulunmasının zorunlu olduğu anlaşılmaktadır.

Yukarıda bahsi geçen mevzuatlar ile hekimsiz acil yardım ambulanslarının çalışması yasal zemine oturtulmuş olsa bile acil durumlarda hasta ya da yaralılara uygulanacak tedavilerde, özellikle acil ilaçların uygulanması hususunda, yetki sorunu gündeme gelmiştir. Zira hastaya ilaç uygulama yetkisi kanuna göre hekimdedir.

Nihayet, 2009 tarihinde acil sağlık alanında atılan adımın, çok daha önemli olduğu anlaşılmaktadır. Paramediklere ilaç uygulama yetkisini veren, Ambulans ve Acil Bakım Teknikerleri ile Acil Tıp Teknisyenlerinin Çalışma Usul ve Esaslarına Dair Tebliğ Resmi Gazetede yayınlanır (7).

Bu Tebliğ’e göre;  paramedikler, acil tıbbi yardım ve bakım ile sınırlı olmak kaydıyla ve zorunlu mezuniyet sonrası eğitimleri almak şartıyla, Tebliğ’de belirtilen akış şemalarına uygun olarak, hastaneye ulaşıncaya kadar, kabul edilen acil ilaçları ve sıvıları kullanma yetkisine sahiptir (Tebliğ, Madde 4).

Acil sağlık hizmetlerinin sunumu hususunda yapılan bir diğer düzenleme ise 2012 yılında, Ambulanslar ve Acil Sağlık Araçları ile Ambulans Hizmetleri Yönetmeliği’nde yapılan değişikliktir. Yönetmeliğin ambulans ve acil sağlık aracı personelini tanımlayan 7’nci maddesinde, acil yardım ambulanslarında en az üç personelden oluşan bir ekibin görev yapacağı ve bu personelden en az birinin; hekim veya paramedik veya Bakanlıkça belirtilen mezuniyet sonrası eğitim sertifikalarını tamamlayan bir ATT olması gerektiğinin zorunlu olduğu belirtilmektedir (8).

Dolayısıyla acil yardım ambulanslarında ATT’lerin de hekimsiz çalışabileceği anlaşılmaktadır. Ayrıca ATT ile Paramedikler, acil yardım ve hasta nakil ambulanslarında sağlık personeli, komuta kontrol merkezlerinde çağrı karşılama personeli olarak ve hastane acil servislerinde sağlık personeli olarak çalışabilecektir. Bu personel gerektiğinde ambulans aracının sürücüsü olarak görev üstlenecektir (4).

Tıp mesleklerinin ana mevzuatında ve bu mevzuata dayandırılan diğer yasal düzenlemeler ile acil sağlık hizmetleri alanındaki temel meslek gruplarının belirlendiğini ifade edebiliriz. 

Hastanelerde acil tıp uzmanları ve hekimler, hastaneler ve hastane öncesinde hekim, paramedik ve acil tıp teknisyenleri acil sağlık alanındaki sağlık meslekleri olarak kabul görmektedir (1).

Böylelikle acil sağlık hizmetlerinin sunumunda; kara ambulanslarından, acil yardım ambulanslarındaki üç kişilik ekipten en az birinin hekim veya paramedik veya Bakanlıkça belirtilen eğitim sertifikalarını tamamlayan acil tıp teknisyeni olması şartıyla sağlık personellerinden oluşabileceği anlaşılmaktadır.

Tüm bu düzenlemeler ile paramedik ve acil tıp teknisyenlerine acil durumlarda hastaya müdahale yetkisi kazandırılmıştır. Bu değişiklik, 112 ASH’de görev yapan personel açısından ve hizmet sunan idare açısından reform niteliğinde bir gelişmedir.

Yapılan yasal düzenlemeler ile ambulanslarda çalışan ATT ve paramediklerin yasal olarak hastaya müdahalesine imkan tanınırken, aile hekimliği pilot uygulamasının başladığı yıllarda, 112’lerden ayrılan doktorlar nedeniyle sistemde oluşabilecek personel sıkıntılarının çözümü açısından idare rahatlatılmıştır (1)


Fakat 2014 yılında, yayınlanan 6514 Sayılı Kanun’un 20’nci maddesi ile Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun’un 3’üncü maddesi değiştirilmiştir (9). Değişiklikte; 1219 Sayılı Kanun’un 3’üncü maddesinin ikinci fıkrasında geçen ‘ile acil tıp teknisyenleri’ ibaresi madde metninden çıkarılmıştır.

Şöyle ki; paramedikler ile acil tıp teknisyenlerine, acil yardım ambulansları için 2005 yılında Kanun ile verilen hastaya müdahale yetkisi, acil tıp teknisyenlerinden alınmaktadır. Bu durumda, acil yardım ambulansındaki üç kişilik ekipte, en az bir hekim veya paramedik bulunmasının zorunlu olduğu görülmektedir.

Çalışmamızın bu bölümünde, Ocak 2014 tarihinde, Kanun’daki bu değişiklikten ötürü ilgili yönetmeliklerde bir düzenleme yapılıp yapılmadığı araştırıldı.

Nisan 2014 tarihinde, Acil Sağlık Hizmetleri Yönetmeliği’nde bir değişiklik yapıldığı, ancak yapılan değişikliğin acil tıp teknisyenlerinden alınan yetkiyle ilgili olmadığı, Ambulanslar ve Acil Sağlık Araçları ile Ambulans Hizmetleri Yönetmeliği’nde ise 2014 yılında ve sonrasında bir değişiklik yapılmadığı görülmüştür.

Dolayısıyla 6514 Sayılı Kanun ile ATT’lerden alınan yetki hususu çerçevesinde, ilgili yönetmeliklerde bir düzenlemeye gidilmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda, 2006 tarihli Yönetmelik’te yer alan ve 2012 yılında güncellenen (5): ‘Acil yardım ambulanslarında en az üç personelden oluşan bir ekip görev yapar. Ekipte en az bir hekim veya bir paramedik veya Sağlık Bakanlığınca belirlenmiş modül eğitimlerini tamamlamış bir acil tıp teknisyeni bulunur (Değişik:RG-10/4/2012-28260)’ ifadelerinin, 2014 tarihli 6514 Sayılı Kanun ile çeliştiği ve bir düzenlemeye ihtiyaç olduğu düşünülmektedir.

Çünkü yönetmelikler, yasaya aykırı olamazlar!

Yönetmelik’teki ‘Hekim bulundurulmayan acil yardım ambulanslarında hasta kabininde nakil esnasında hastaya müdahale etmek üzere görev yapan personelden en az biri paramedik olmalıdır’ ifadesinden hareketle, günümüzde hizmet veren acil yardım ambulanslarının, bu şekilde ekiplerden oluşması gerektiği anlaşılmaktadır.

Dolayısıyla, paramediklerin hekimsiz acil yardım ambulanslarında görev alabileceği, acil tıp teknisyenlerinin ise yanında bir hekim ya da paramedik bulunmadan çalışmasının yasaya aykırı olacağı sonucu ortaya çıkmaktadır (1).

Araştırmamız neticesinde ortaya koyduğumuz bu gerçeklerin ilgili yöneticiler tarafından değerlendirilmesi gerekmektedir. 

Yönetsel işleyişin mevcut mevzuat hükümleri ile çelişmemesi için gereken adımlar atılmak zorundadır. İnsan kaynaklarına yönelik yeni düzenlemelerin biran önce hayata geçirilmesi hizmet sunanların menfaatine olacaktır.

____________

Not: Bu makale Habip GOSTAK tarafından hazırlanmıştır. Kaynak göstermek şartıyla yayınlanabilir. 

Kaynaklar:

1. GOSTAK, Habip. Türkiye'de 112 Acil Sağlık Hizmetlerinin Tarihi. '112 ASH Tarihi Alanında En Kapsamlı Akademik Çalışma' .E-Kitap : Google Kitaplar, 2022.

2. Resmi Gazete (2005). Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, Sağlık Personelinin Tazminat ve Çalışma Esaslarına Dair Kanun, Devlet Memurları Kanunu ve Tababet ve Şuabatı San’atlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun ile SB Teşkilat ve Görevleri Hk.'da KHK'da Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun. (5371 Sayılı Kanun) RG Tarih: 5 Temmuz 2005. Sayı:25866.

3. Resmi Gazete (2000). Acil Sağlık Hizmetleri Yönetmeliği. 11 Mayıs 2000. Sayı: 24046.

4. Resmi Gazete (2017). Acil Sağlık Hizmetleri Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik. 15 Mart 2007. Sayı:26463.

5. Resmi Gazete (2006). Ambulanslar ve Acil Sağlık Araçları ile Ambulans Hizmetleri Yönetmeliği. 7 Aralık 2006, Sayı: 26369.

6. Resmi Gazete (2007). Ambulanslar ve Acil Sağlık Araçları ile Ambulans Hizmetleri Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik. 4 Aralık 2007. Sayı:26720.

7. Resmi Gazete (2009). Ambulans ve Acil Bakım Teknikerleri ile Acil Tıp Teknisyenlerinin Çalışma Usul ve Esaslarına Dair Tebliğ. 26 Mart 2009. Sayı:27181.

8. Resmi Gazete (2012). Ambulanslar ve Acil Sağlık Araçları ile Ambulans Hizmetleri Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik. 10 Nisan 2012. Sayı:28260.

9. Resmi Gazete (2014). 6514 Sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun. 18 Ocak 2014. Sayı:28886.

10. Resmi Gazete (2014). Acil Sağlık Hizmetleri Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik. RG Tarih:29.04.2014, Sayı:28986.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Glaskow Koma Skalası (GKS)

Glaskow Koma Skalası (GKS) Glaskow Koma Skalası (GKS) hasta/yaralıların bilinç düzeyinin değerlendirilmesinde kullanılan bir yöntemdir. Birinci değerlendirmede yer alan AVPU Skalasının ikinci değerlendirmedeki karşılığıdır da denilebilir. Glaskow Koma Skalasıyla, AVPU Skalasına göre daha detaylı bir bilinç değerlendirmesi yapılabildiğinden ikinci değerlendirmede kullanılır. Glaskow Koma Skalasında; göz açma, sözel ve motor yanıt değerlendirilerek hasta/yaralının bilinç düzeyi puanlandırılır. Glaskow Koma Skalasında puanlama, en kötü 3 puan en iyi 15 puan şeklindedir. Hasta/yaralının bilinç düzeyi değerlendirildiğinde GKS puanı; 3- 8 puan ise; Anlamlı nörolojik hasar olduğunu, 9- 12 puan ise; Orta dereceli nörolojik hasar olduğunu, 13- 14 puan ise; Hafif nörolojik hasar olduğunu gösterir. GERİ DÖN

Oksijen Maskeleri Nelerdir?

OKSİJEN MASKELERİ Oksijen maskeleri, ağız ve burnu içine alacak şekilde tasarlanmış, üzerinde küçük delikler bulunan, yumuşak kauçuk ya da şeffaf plastikten yapılmış, hasta/yaralıya oksijen verilmesini sağlayan araçlardır. Üzerinde bulunan burun klipsi ile lastiği maskenin yüze rahatça oturmasını sağlar. Maske alt kısmındaki özelliğine göre adlandırılır. Her tür maskenin alt kısmından oksijen kaynağına uzanan bir hortumu bulunur. Oksijen maskelerinin yetişkin ve pediatrik hasta/yaralılarda kullanılmak üzere değişik ebatları mevcuttur. Basit Yüz Maskesi Hastanın ağız ve burnunu içine alacak şekilde tasarlanmış, alt kısmında hortumu bulunan kauçuk ya da plastikten yapılmış maske çeşididir. Basit yüz maskesinin üzerinde nefes verme sırasında fazla gazların çıkışını sağlayan iki taraflı küçük delikler ve başa takmak için elastik bir bant ya da lastik bulunur. Yetişkin ve çocuklarda kullanılmak üzere çeşitli ebatlarda olan basit yüz maskesi ile hasta/yaralılara % 40-60 konsa

Hasta/Yaralı Öyküsü Alma

Bilinci açık olan hasta/yaralının kendisinden, bilinci kapalı hasta/yaralılardan ise yakınlarından veya olaya şahit, çevrede bulunan insanlarla konuşarak olay yada hastalık hakkında tıbbi amaçlı bilgi toplama işlemine öykü alma denir.  Birinci değerlendirmesi yapılan hasta/yaralının bilinci açık ise ikinci değerlendirmeye hasta/yaralı ile konuşarak başlanmalı ve bu sayede tıbbi müdahaleler için bilgiler elde edilmelidir. İnsanların en zor anlarında onlarla iletişim kurmak zorunda olan ATT/paramedikler, etkin bir acil tıbbi müdahaleyi başlatabilmeleri için bilgi edinme işlemini belirli bir standart içerisinde ve bazı kurallara riayet ederek yapmalıdırlar.  Hasta/yaralı öyküsü alma şu şekilde yapılmalıdır; Hasta/yaralıya yakın oturulmalıdır:  ATT/Paramedik, hasta/yaralının kendisini rahat görebileceği, rahat duyabileceği ve sürekli göz teması kurabileceği bir yere oturmalıdır. ATT/paramedik, hasta/yaralıya kendisini tanıtmalıdır: ATT/Paramedik, ismini, unvanını ve hangi kur

Uygun boy airway nasıl belirlenir?

Uygun boy oral airway seçimi: Oral airway seçimi, hastanın yaşına, cinsiyetine ve fiziki görünümüne göre değişir. Teorik olarak, yetişkin erkeklerde 4-5 numara, yetişkin kadınlarda 2-3, gençlerde 2, çocuklarda 1-0, bebeklerde 00, yeni doğanlarda ise 000 numaralar kullanılır. Pratik uygulamalarda ise hasta/yaralının ön dişleri ile çenenin köşesi arasındaki mesafe ölçülerek veya dudak kenarından kulak memesine kadar uzunluğu olan airway seçilir.    GERİ DÖN:

SAMPLE Nedir?

Hasta ya da yaralının kişisel öz geçmişinin sorgulanmasında kullanılan soruların baş harflerinin kısaltılmasından oluşan SAMPLE, yapılacak tıbbi müdahalede yön göstericidir. Birinci değerlendirmesi yapılan hasta ya da yaralının bilinci açık ise ikinci değerlendirmeye hasta/yaralı ile konuşarak başlanmalı ve bu sayede tıbbi müdahaleler için bilgiler elde edilmelidir. İnsanların en zor anlarında onlarla iletişim kurmak zorunda olan ATT/paramedikler, etkin bir acil tıbbi müdahaleyi başlatabilmeleri için bilgi edinme işlemini belirli bir standart içerisinde ve bazı kurallara riayet ederek yapmalıdırlar. Kişisel öz geçmiş yapılacak tıbbi müdahalede yön gösterici olacaktır. Tıbbi geçmiş ya da kişisel öz geçmiş SAMPLE ile öğrenilir. SAMPLE (Hasta/yaralının Kişisel Öz geçmişi) Sings and Symptom (Belirti ve Bulgular): Hasta/yaralının şikayetleri ve sağlık personelinin muayenede elde ettiği tıbbi veriler. Allergies (Alerjileri): Hasta/yaralının herhangi bir madde yada ilaca karşı duyarlılığı

Nazal Kanül ile Oksijen Nasıl Uygulanır?

NAZAL KANÜL Hasta/yaralının burun deliklerine yerleştirilen, yaklaşık 1-1.5 cm uzunluğunda çıkıntıları olan, ince uzun polietilen ya da plastikten yapılmış iki ucu açık bir tüptür. Nazal kanül ile oksijen uygulaması basit, rahat ve güvenli bir yöntemdir. Oksijen alan hasta/yaralı konuşabilir, ağızdan bir şeyler yiyebilir. Nazal Kanül Ne Zaman Kullanılır? • Düşük yoğunlukta uzun süre oksijen alması gereken, •Tıbbi acili olan (SpO2 % 94’ün altında) ancak distreste olmamasına rağmen oksijen verildiğinde rahatlatılacağı düşünülen hastalarda, • Maske kullanamayan hasta/yaralılarda nazal kanül kullanılır. Nazal kanül ile verilecek oksijenin akım hızı 2-6 L/dk olacak şekilde ayarlanır. Daha fazla akım hızı ile oksijen verilmesi halinde burun mukozalarında ciddi tahrişler oluşturur ve hasta/yaralıya rahatsızlık verir. Ayrıca tedavinin istenilen etkisi elde edilemez. Nazal Kanül ile Oksijen Uygulamada Dikkat Edilecek Hususlar Oksijen mutlaka nemlendirilerek verilmelidir, Nazal k

Paramedik Öğretim Görevlisi Bulunamıyor!

Okullar öğretim görevlisi arıyor.  Hocalar sitem ediyor:  P aramedik bölümüne paramedik mezunu öğretim görevlisi bulamıyoruz diye. Haklısınız hocam! Biz de sitemkarız, sisteme ve içimizdeki 112 aşkına… İçimizdeki 112 sevgisi bizi bu hale getirdi, maalesef! Paramedik bölümünden mezun olduğumda, dikey geçiş ile lisans tamamlayabileceğim tek bölüm hemşirelikti. Oysa hemşire olduğumda 112’de çalışmama izin verilmeyecekti. O dönem, Çanakkale’de Afet Yönetimi bölümünün açıldığı zamanlardı.  Paramedik olarak mezun olan her gencin gönlünden geçiyordu burada okumak.  Ancak Acil Tıp Teknisyeni (ATT)mezunu yani Meslek Lisesi çıkışlı olduğumdan o bölüme geçmem imkansızdı.  Afet bölümü, düz liseye öncelik tanıyordu.  Üstelik Dikey Geçiş Sınavı (DGS)ile paramedik mezunu da almıyordu. Sözleşmeli olarak 112’de işe başladım.  Önlisans mezunu olarak kalmamalıydım. Lisans bitirmem gerekiyordu.  Ancak DGS ile tercih edebileceğim lisans bölümü hemşireliği bitirdiğimde, paramedik yetki ve sorumluluklarımı

Özerklik İlkesi

1. GİRİŞ Etik, iyi-kötü, doğru-yanlış, fayda-zarar gibi kavramları inceler. Bu manada tıp etiği, doğru olan, hastanın iyiliğine yönelik ve fayda sağlayacak tedavilerin yapılmasını, zarar verecek, yanlış veya hastanın kötülüğüne yol açacak uygulamalardan kaçınmayı gerektirir.  Hekim ve sağlık mesleği mensubu kişilerin, hastaların tıbbi yararını gözetmesi esastır. Ancak, hastanın tedaviyi alıp almama konusunda yetkisinin olduğu gerçeği göz ardı edilmemelidir. Zira yasalar çerçevesinde insanlar, hayatları ile ilgili konularda seçme özgürlüğüne sahiptir. Dolayısıyla hastanın, kendisi ile ilgili verilecek tıbbi kararlarda söz sahibi olmayı istemesi en doğal hakkıdır.  Bu durumda ortaya çıkan kavram; özerkliğe saygı ilkesidir. Bu çalışmada, tıp etiğinde önemli etik ilkelerden biri olan, hastanın kendisi ile ilgili tıbbi kararları kendisinin vermesi olarak ifade edilen özerklik ilkesi ele alınmıştır.      2. ÖZERKLİK Türk Dil Kurumuna göre özerklik, bir topluluğun, bir kuruluşun ayrı

Paramediklerin Görev ve Yetkilerinde Önemli Değişiklikler

Acil ilaç uygulama konusunda paramediklere bütün yollar serbest!  Paramediklere, ayrıca mekanik ventilasyon uygulama yetkisi verildi.  Ve artık iğne dekompresyon uygulaması yapabilecekler. İşte detaylar.  Acil Sağlık Hizmetleri (ASH)'nin sunumunda, özellikle hastane öncesi acil sağlık hizmetlerinin baş aktörlerinden biri olarak kabul edilen paramedik mesleği ile ilgili bugüne kadar birçok gelişme sağlandı.  Bunlardan en önemlisi, 2005 yılında Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun'da yapılan değişiklikle, belli sınırlar çerçevesinde hastaya müdahale yetkisinin verilmesidir.  Ardından 2006 yılında yayınlanan 26369 sayılı Ambulanslar ve Acil Sağlık Araçları ile  Ambulans Hizmetleri Yönetmeliği ve bu yönetmelikte yapılan düzenlemeler ile hekim bulunmayan ambulanslarda paramedik bulundurma zorunluluğunu getirilmiştir.  2007 yılında yayınlanan, Acil Sağlık Hizmetleri Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile paramedik görev ve yetkileri

Ambulans Kazaları ve Tedbirler

Ambulans sürüş tekniklerine yeterince uyulmaması ve kaza yerinde yeterli güvenlik önlemlerinin  alınmaması sonucunda ambulans kazaları yaşanmaktadır. Ambulans kazalarında sağlık çalışanlarının ölüm, yaralanmalara maruz kalması, yetiştirilmiş personel  ve iş kaybına yol açmaktadır. Bu nedenle Paramedik/ATT sürüş tekniklerini bilmeli ve kaza alanında  gerekli tedbirleri uygulayabilmelidir. Paramedik ve Acil Tıp Teknisyenleri aynı zamanda iyi bir sürücü olmalıdır. Çünkü ambulans sürücülüğü hasta/yaralılara yapılan acil tıbbi müdahalenin bir parçasıdır.  Kırığı olan bir yaralının ambulansla naklinin nasıl sağlanacağı, kalp krizi geçirmekte olan bir hastanın ambulansla taşınması sırasında ne gibi kurallara uyulacağı acil tıbbi müdahalenin önemli detaylarıdır.  Bu yüzden günümüzde birçok acil yardım ambulansında sürücülüğü ATT ve paramedikler yapmaktadır. Paramedik bölümlerinden mezun olabilmek için B sınıfı ehliyet zorunluluğu bulunmaktadır. Fakat ATT  bölümlerinden mezun olanlard

Hangi konuya bakmak istersin?